Zeka: TDK
1. İnsanın düşünme, akıl yürütme, nesnel gerçekleri algılama, kavrama, yargılama ve sonuç çıkarma yeteneklerinin tümü.
2. Soyutlama, öğrenme ve yeni durumlara uyma yeteneklerinin toplamı
İkisi genel anlamda karıştırılan terimlerdir.
Aslında bu iki terimi ayıran ince nüans şudur. Akıl zekayı kullanma yeteneğidir.
Bir çok öğrenci velisinin kullandığı "Çocuğum çok zeki ama çalışmıyor. Çalışsa daha başarılı olur"
cümlesi aslında çocuğunda düşünecek, akıl yürütecek, nesnel gerçekleri algılayacak, yargılayabilecek, sonuç çıkarabilecek, soyutlayabilecek, öğrenebilecek ve yeni durumlara uyabilecek yetenekleri var. Va ama sonuç? Böyle bir yeteneği kullanabilecek yeterli seviyede akıl olgunluğuna sahip değil. Akli olgunluğa ulaştıracak eğitim, okul, aile çevresi, çevre, ortam, beslenme , kültür ve benzeri ortamlardan geçmemiştir. Sonuç olarak aklını kullanamamaktadır.
Ortalama zeka her canlıda vardır. Kendi hayatını idame ettirecekleri kadar.
Sanılanın aksine akıl nimeti sadece insanlara mahsus bir özellik te değildir.
Örneğin karşısına çıkan , ve üzerine saldıran bir köpek karşısında insan ve ya bir kedinin vereceği tepkiler genellikle aynıdır. Kaçmak. Nadir olarak saldıran köpeğe karşı konulur. İnsan ya eline taş alıp atar, ya eline geçirdiği bir sopa ile vurur, ya tekme atar, ve ya yumruk. Kedi de bir çeşit savunmaya geçer. Cırmalamak, ısırmak gibi.
O zaman kedinin de kendine ait, kendi hayatını idame ettirebilecek bir savunma mekanizması var , yani kedinin de kendine göre bir aklı var demek herhalde yanlış olmasa gerek.
Afrikada bulunan bazı kabilelerin beyaz insanları kendilerinden üstün görmeleri, önlerine konulan yiyeceklerden yemeleri, bugün hala genel olarak sömürge ülkeleri olmaları ile, kafes hayatı yaşayan ve yaşamak zorunda olan bir muhabbet kuşunun önüne konan ve sadece tek çeşit yemek olan süpürge tohumlarını yemesi , ve ya acıkan bir kedinin çeşitli sesler çıkararak, sahibine sırnaşarak sahibinden kendi diliyle yiyecek istemesi arasında ne fark vardır?
Hiç.
Öyleyse insan,kendinde zaten var olan zeka yetisini kullanma yeteneğini nereden almıştır?
Ve ya bir ayçiçeği genel olarak güneşi neden takip eder?
Yeni yumurtadan çıkan, dünyaya gözlerini yeni açan, hayatla yeni tanışan bir deniz kaplumbağası , koştura koştura kendince devasa insanca minnacık adımlarla neden denize doğru yönelir?
Arı neden çiçekten çiçeğe konar, polen toplar, bal yapar? Akşama kadar neden oturmaz mesela yuvasında? Karşılığında yat mı alır, kat mı alır , altına araba mı çeker?
Bitkilerde yapraklar neden ışığa doğru , kökler suya doğru yönelim içindedirler?
Işığın ışık, suyun su olduğunu nasıl fark ederler?
Akıl sadece insanlara mı ait bir özelliktir yani?
Sadece insanda mıdır zeka ve akıl ? Her canlının kendine göre bir zekası ve aklı yok mudur yani?
Farklı olan , zekayı kullanma yeteneği olan aklın insana fazla fazla verilmesi olmasın sakın?
O yüzden çocuğunuz zeki olacağına akıllı olsun.
Zeki de olsun...Zarar gelmez.
Ama akılsız olursa vay halimize....